TR
  • English
  • Türkçe
  • العربية
  • русский язык
  • українська
  • Deutsch
  • español, castellano
  • Français
  • gör

    Hakkari

    Hakkâri, hem doğal yerleri hem de tarihi eserleriyle görülmeye değer pek çok yeri içinde barındırıyor.

    Cilo Sat Dağları Milli Parkı

    Cilo Sat Dağları Milli Parkı  Yüksekova İlçesi İki Yaka Dağlarında yer almaktadır. Zirve bölümünde sirk ve buzul göllerinin yer aldığı Cilo Sat Dağları Milli Parkı, yalnızca tırmanış sporları için değil aynı zamanda bilimsel amaçlı tırmanışlarda da kullanılır. Bu dağlar üzerinde buzullar, buzul gölleri ve çok çeşitli yaban hayvanları bulunur.

    Birer doğa harikası olan bu alanlar kış sporları ve rekreasyonel faaliyetler için de uygundur. Dağcılık sporuyla uğraşanlar için yardımcı ekipman ve alet kullanmaksızın her türlü imkânı sunan Cilo Sat Dağları Milli Parkı, önemli bir  ekolojik merkez ve doğa sporları alanı olarak karşımıza çıkar. Dağ, tırmanışçılar için sunmuş olduğu farklı zorluk derecelerine bağlı güzergâh tercihi yanında doğal peyzaj açısından da zengindir.

    Türkiye’nin en yüksek ikinci zirvesi Reşko Zirvesi, (4168 m.) Cilo Buzul Dağları’nda yer alır. Hakkâri dağları, Alp-Himalaya Kıvrım Sistemi içerisinde şekillenmiş. Bu durum, Güneydoğu Torosları'nın doğu ucunu oluşturan Hakkâri Dağları’nı engebeli bir hale getiriyor.

    Koçanis Kilisesi 

    Kilise, Hakkâri merkeze 18 km uzaklıktaki Konak (Koçanis) Köyü’nde, bir vadi içerisinde yer alır. Eskiden Asurilerin Patrik Merkezi konumunda olan bu kilise, bundan yaklaşık 100 yıl önce Asuri halkının Hakkâri'den göç etmesinin ardından kullanılmaz olmuş. Cephenin çatıya yakın üst kesiminde batı tarafta sekiz satırlık, Asuri dilinde bir kitabe yerleştirilmiş. Kilisede biri bu kitabenin altında, diğeri ortaya yakın yerde olmak üzere dairesel şekilde iki güneş saati yer alır. 

    Meydan Medresesi 

    Meydan Medresesi’nin giriş kapısındaki kitabeden, yapının 1700-1701 yıllarında yaptırıldığı anlaşılır. Dikdörtgen planlı medrese, avlulu ve iki katlı medreseler grubuna girer. Meydan  Medresesi Osmanlı döneminde imar edilen ve günümüze orijinal yapısını koruyarak ve sağlam bir şekilde gelmiş, Hakkari’nin önemli bir anıt yapısıdır.

    Berçelan Yaylası

    Berçelan Yaylası ve çevresi dağcılık, kayak, doğa yürüyüşü imkanlarına ve güzel bir floraya sahip. Berçelan Yaylası diğer yaylalar gibi yöre halkının yazın hayvanlarını otlatmak ve ürünlerini değerlendirmek için göç ettikleri, geleneksel kara çadırları ile yaşadıkları bir yayla. Yayla, Hakkâri şehir merkezinden kuzeye doğru 18 km uzaklıkta, dağcılık ve kayak sporları için uygun bir alan. Yayla civarında yer alan Seyithan ve Lis Buzul Gölü ise güzellik katıyor.

    Berçelan Yaylası’nın batısında bulunan Golan Yaylası yörenin kayak merkezi potansiyeline sahip bir diğer yaylası.

    Nehri Taş Köprü

    Nehri Taş Köprü, Şemdinli Çayı üzerinde, ilçe merkezine 13 km, Nehri (Bağlar) Köyü’ne dört km uzaklıkta yer alan bir Osmanlı Dönemi eseri. Köprü, Derecik-Irak yolunun bağlantısını sağlıyor. Yüksek dağların arasında derin bir vadide yer alan köprünün her iki ayağı da kayalıklara oturmuş vaziyette. Yüksekliği 11 metre, uzunluğu ise 21 metre olan köprünün 20. yüzyıl başlarında inşa edildiği söylenebilir.

    Zap Suyu

    Hakkâri denince akla ilk gelen akarsu Zap Suyu’dur. İlin en büyük akarsuyu olan Zap Suyu, sularını Musul’un güneyinde Dicle Nehri’ne taşıyıp ili kabaca kuzeyden güneye doğru bir istikamette kat ediyor. 

    Zap Suyu su sporları için ideal şartlar sunuyor. Zap Suyu üzerinde, 189 km'lik parkurda rafting yapma imkânı bulunuyor. Türkiye’nin en hızlı akan akarsularından biri olan Zap Suyu hem yeni başlayanlar hem de adrenalini en yüksek seviyede yaşamak isteyen profesyonel sporcular için uygun rafting parkurlarına sahip.

    Bay Kalesi

    Şehrin güney tarafında ve merkeze yedi sekiz kilometre uzaklıkta bulunan Bay Kalesi, deniz seviyesinden 2025 metre yükseklikte sarp ve kayalık bir tepe üzerinde yer alıyor. Etrafa dağılmış seramik parçalarından, Demir Çağı’ndan Orta Çağ sonlarına kadar burada yerleşimin olduğu anlaşılıyor. Tırmanmayı sevenler için Bay Kalesi’ne hem kuzeyden hem de güneyden tırmanmak mümkün.

    Mergabütan Kayak Merkezi

    Kış mevsiminde kar kalınlığının yaklaşık dört metreyi bulduğu, dağların ve aynı zamanda yüksek rakımlı yaylaların bulunduğu Hakkâri’de, yılın en az altı ayı kayak keyfi yaşanabilir. Kayak sezonunu en erken açıp, en son kapatan illerin başında Hakkâri gelir. Hakkâri’de yağan kar, kayak ve kış sporları için çok elverişlidir. Hakkâri, temiz ve güzel havada kayak yapmanın, dağ havası almanın keyfini doyasıya yaşanabileceği doğa harikası bir yer. Şehirde hem amatör kayakçılar hem de profesyonel kayakçılar için oldukça elverişli pistler bulunuyor.

    Şehir merkezine 12 kilometre uzaklıkta bulunan 2700 metre rakımlı Mergabütan Kayak Merkezi; 1165 metre uzunluğunda bir 4 koltuklu telesiyej, 680 metre uzunluğunda bir teleski, 3 katlı bir kafeterya, 2 katlı bir restaurant ve yapımı devam eden 125 kişi kapasiteli bir 4 yıldızlı otel ile nisan ayı sonuna kadar hizmet veriyor. Kayak merkezi, şehrin kuzey cephesinde bulunuyor.

    Kaya Resimleri

    Yüksekova ilçesindeki 4,135 rakımlı Cilo Dağı'nın zirvesine yakın bölgedeki kaya resimleri oldukça ilgi çekiyor.

    Cilo Dağı ve çevresindeki yayla ile doğal güzelliklerin bulunduğu alanları gezerken dağın zirvesine yakın bölgelerde yer alan hayvan, insan ve sembolik şekillerden oluşan kaya resimlerini kimlerin, tam olarak ne zaman çizdiği ise hala gizemini koruyor.

    Kayme Sarayı

    Şemdinli Bağlar Köyü sınırları içerisindeki eski yerleşim alanlarının kuzey tarafında bulunan Kayme Sarayı, kitabelerinden öğrenildiğine göre 1909 - 1911 yıllarında yaptırılmış. 2017 yılında restorasyonu tamamlanan yapı, Osmanlı Dönemi Mutasavvıflarından Seyyid Taha El Hakkari’nin burada İslami ilim ve irşad faaliyetlerinde bulunmasından dolayı inanç turizmi açısından önem  taşımaktadır. 

    Steller

    Hakkâri il merkezinde yer alan Çölemerik Kalesi’nin kuzeybatı eteklerinde, bugünkü Dağgöl Mahallesi’nde bulunan Hakkâri Stelleri, toplam 13 dikili taştan oluşuyor. Steller, kesin olmamakla beraber, MÖ 2000 ortalarına tarihlendiriliyor. Stellerin en önemli özelliği ön yüzlerinin kabartma ve çizgi tekniğinde insan, hayvan ve savaş aleti figürleriyle doldurulmuş olması. Bu taşlardan 11 adedinde çıplak ve savaşçı özelliği olan bir erkek figürü, iki adedinde ise insan figürleri kompozisyona hâkim durumda. Stellerin kim tarafından yapıldığı konusu halen gizemini koruyor.

    Çukurca Taş Evler (Kale Evler)

    Çukurca Taş Evler, Çukurca ilçesinde 400 yıllık olduğu tahmin 26 adet evden oluşur ve ilçenin en önemli taş işçiliği simgelerinden biridir. Otantik mimarisi ve görkemli silueti ile Çukurca ilçesine ayrı bir güzellik katmaktadır.